14 Mart 2014 Cuma

HERAKLEİA

Yaz aylarında yazlık tatilinin yanı sıra yakınlardaki antik yerleşimleri gezmeye geçen yazda devam etmiştim. Bunlardan birisi de Herakleia antik kenti. Söke-Bodrum karayolu üzerinde Didim ayrımını geçtikten sonra solunuza Bafa Gölü’nü alarak ilerlemeye devam ediyorsunuz. Bafa Gölünün bitiminde Bafa Kasabası yer alıyor. Kasabaya girmeden hemen sola döndüğünüzde yaklaşık 10 kilometre yol alıyorsunuz. Camiçi köyünden geçerek Kapıkırı köyüne ulaştığınızda antik kente varıyorsunuz. Antik kentin bir bölümü halen köyün altında yer alıyor.
Heraklia’nın kuruluş tarihinin MÖ 8. Yüzyıla kadar indiği tahmin ediliyor. İsmi, tahmin ettiğiniz gibi mitoloji kahramanı Herakles’ten geliyor. Tarihçi Strabon kentin ilk isminin “Latmos” olduğunu ifade etmekte. Yine Strabon’a göre MÖ 5. Yüzyılda önemli bir İonia kenti kabul edilen şehrin Delos birliği’ne Latmos adıyla katıldığı ve yıllık bir talent vergi ödemekteymiş. (Talent antik dünyada genel geçer bir para birimi olup altın ve gümüş ağırlık birimini ifade ediyor. Ancak hemen her ülkede birim ağırlığı farklı. Örneğin Antik Yunan’da 1 talent 26 kg, Roma’da 32,3 kg, Babil’de 30,3 kg, Mısır’da 27 kg.)

Kent MÖ 4. Yüzyılda Pers İmparatolupu’nun Bodrum (Halikarnassoss) Satrabı Mausolos’un eline geçer. Bir süre sonra şehri kaybetmişse de karısı Artemisia tekrar ele geçirir. O dönemde şehirde Kybele kültünün olduğu düşünülüyor.

 MÖ 3. Yüzyılda İskender’in ardılları tarafından bir süre yönetilen kent yeni bir oluşumla biraz daha batıya kayar. Bu dönemde ismi Heraklia olarak değişir. Adı “Latmos eteğindeki Heraklia” olarak anılmaya başlar. MÖ 2. Yüzyılda Miletos’la bağları gelişen şehir aralarında ittifak geliştirip birbirlerine vatandaşlık hakkı tanımışlar.

Bir süre sonra Attalos sülalesinin hakim olduğu Bergama Krallığı’nın egemenliğine girer. MÖ 133’de Bergama Krallığı Roma İmparatorluğu’na bağlanınca Roma hakimiyetine girer. MÖ 1. Yüzyılın sonlarında Menderes nehrinin aktığı Latmos körfezi tıkanmaya başlayınca şehrin denizle ilişkisi kesilmeye başlar. Miladi yıllarla birlikte körfez göle dönüşür. Bu tarihten itibaren kent fakirleşir ve önemini yitirir. Oluşan bataklıklar hastalık, ölüm ve göçleri beraberinde getirir. Deniz ticaretinin o dönemde tamamen Miletos egemenliğine geçmesi de Herakleia’yı oldukça etkiler. Bundan sonra şehir tarih sahnesinden hızla çekilir. Bugün şehrin özellikle Nekropol (mezarlık) alanının bir kısmı Bafa Gölünün altında uzanmakta.

Özellikle şehrin göle hakim bir noktada ve yüksekte olması ve yakınlarında bolca pansiyon restoranların açılmış olmasıyla buraya ayıracağınız bir günü güzel geçirmenizi sağlayacaktır.






4 yorum:

  1. Didim'e gittiğimizde burnumuzun dibinde bir yermiş ama hiç gitmedik.. Bu yaz görülecek yerler listesine almalı burayı.. Teşekkürler...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Görmelisiniz bence, özellikle hemen yanındaki kafeteryalarda güzel bir serpme kahvaltı da alırsanız gezinizi süslemiş olursunuz.

      Sil
  2. Bu güzel tanıtımınız gözümden kaçmış.. Yoğunluğumdan, her zaman yorum bırakamasam da paylaşımlarınızı ilgi ile takip ediyorum.. Bu antik kenti biz de Mavi balon gibi atlamışız. Notlarıma ekledim. Teşekkürler Mehmet Bey.. Okumalara, gezmelere ve birbirimizden çok şeyler öğrendiğimiz bu emek yüklü ve değerli paylaşımlar(ımız)a devam diyorum :)

    Esenlikler dilerim..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Esin hanım, sayenizde pek çok antik kenti çok güzel bilgileriyle gezmiş oldum. Değerli yazılarınızı ilgiyle izlemeye devam edeceğim. Ben de yaz aylarında elden geldiğince yakın antik kentleri gezip fotoğraflamaya çalışıyorum. değerli yorumunuza candan teşekkürler. Sevgi ve saygılarımı sunuyorum.

      Sil